birine haddinden fazla değer vermek

bir şekilde tutulmuşsan o kişiye vazgeçilemeyen bir davranıştır. göz göre göre insanın kişiliğinden ödün vermesidir.

bir insana verdiğiniz değerin, onun gerçekten değerli olmasıyla ya da bunu hak edip etmemesiyle hiç ilgisi yoktur. değer vereceğiniz insanları kendiniz seçersiniz ve bunu yaparken çoğu zaman ne durumda olduklarına aldırmazsınız. bunun adı tam olarak 'değer yüklemesi'dir. yani ona verdiğiniz değerin kaynağı siz olduğunuz için asıl değerli olan karşınızdaki değil sizsinizdir. en azından bir süre öyledir. ama şunu da göz ardı etmemek gerekir. birine gereğinden fazla değer verirseniz eğer (artık sürekli kendinizden verdiğiniz için) siz değer kaybetmeye başlarsınız ve onun gözünde ona verdiğiniz değer ölçüsünde değersizleşirsiniz. soylu ve tutkulu başlayan pek çok yakınlaşmanın son derece sefilce sonlanmasının en büyük nedeni de işte bu durumdur... ali lidar - tesirsiz parçalar 163

en büyük hobim

en sevdiğim hata biçimim

kişiye verdiğin değerin, ilginin daha azını sana göstermeye başladığında hissetmeye başlanılan duygudur. soğutur insanı sevmekten.. neden bu kadar değer veriyorum ki ne için? diye sorgulamaya gidilir içten içe..

ederinden fazla deyer soytarıyı kıral eder

fazla değer verdiğini başta anlamazsın, zamanla çıkar bu ortaya, sonrasında da kendini sorgularsın, neden ona bu kadar değer verdim diye. pişman olmamak lazım bence, sonuçta ona o değeri verdiğin zamanlar hakkettiğini düşünmüşsündür, layık değilse onun hatası, üzülmesi gereken, kendisine kızması gereken sen değilsindir, o’dur.

"vazgeçilmez olduğunu hissettirdiğin ilk kişi senden ilk vazgeçendir. "

korkuyorum be. birine haddinden fazla değer verince allah'ın o kişiyi benden almasından çok korkuyorum. sevgimi göstermeyişim bundandır.

yanlış olarak görülür doğruluğuda tartışılır fakat bu kişinin karakterine bağlıdır ki bana göre sonunda hayal kırıklığı olsa bile doğrudur çünkü insan içinden geldiği gibi davranmalıdır davranışlarını belirli kalıplara yahut ince hesaplara göre belirlememelidir o an o süreçte hissiyatına göre davranmalı konuşmalıdır sonunda bunu yapsaydım söyleseydim acaba bu sonuç olurmuydu diye düşünmektense ben elimden geleni yaptım diyebilmelidir bu durum karşısındaki insanı nasıl etkiler buda yine değer verilen insanın değer veren kişiyi önemsemesine bağlıdır eğer oda önemsiyorsa kat ve kat fazlasını ödemeye çalışır aksi bir durum dediğim gibi hayal kırıklığı ile sonuçlanır fakat değer veren insanın gönül yüceliğini tartışmaya kapatır

bizi değersiz kılan durum

genelde pişmanlığınızla sonuçlanan eylemdir. hiç sekmez.

sonucu yanlış bulmanıza sebep olur sonra niye matematiğim kötü.x e gereken değeri vereceksiniz kardeşim öyle çok uçmayacaksınız 19 verilir mi x'e

kime fazla değer verdiysek bir yerleri kalktı ama bundan sonra kimseye değerinden fazla değer vermek yok. (bkz: aynı hatayı tekrar yaptı.)

kalbiniz öyle güzeldir ki, bazen bunu anladığınızda çok geç olur. yahut bile isteye o insana olan sevginiz dolayısıyla çok değer verirsiniz, onun bunu hak edip etmemesi zerrece umurunuzda olmaz zaten. sonuçta üzer, kırar, mahveder.

kişiye gereksiz özgüven kazandırır. eğer yapılmış ise en kısa vakitte haddini bildirmek lazım gelir.

Her zaman yapıyorum bunu. Üstelik artık canımı o kadar yakıyor ki, tabiki hiç bir şekilde engel olamıyorum kendime

Bir gerçeklik. hak edene hak ettiği gibi davranmak gerekiyor.

Götünü kaldırır seni değersiz hissettirir

Şöyle bir metafor yapayım. Kaktüsler buna en güzel örneklerden biri bence. Odamdaki kaktüsleri çok seviyorum, düzenli bir şekilde suluyorum, ilgileniyorum. Ama ne kadar dikkatli olursam olayım her seferinde elime batıp canımı yakıyorlar. Biz galiba sevip değer verdiğimiz insanlara aynı zamanda, biliçli ya da bilinçsiz bilmiyorum, canımızı yakma izni de veriyoruz. Akıllanmıyoruz asla. Ben kaktüslerimi sevmeye devam edeceğim ve onlar benim elime batmaya devam edecek...

sonrasında insanlara verecek değeriniz bile kalmaz. çünkü verdiğiniz değer tarafından bütün değerleriniz fütursuzca sikilmiştir. ne inanç kalır ne de güç insanda. yapmayın beyle şeyler.

Haddinden fazla değer kralı soytarı edermiş. Biz soytarıyı kral ettik iyi mi ?

Çiçeği fazla sulamak, hastaya fazladan ilaç vermek zararlıdır. Fazla olan herşey zarar, ziyandır. Bazen olur ya fazla sularsın çiçeğini, farketmezsin ama. Bu da o mesele. K

haddinden fazla oldugunu ancak o kisi hayatinizdan ciktiginda (bu da nasil ciktigina bagli) anliyorsunuz. Bu yuzden hayatinizda hayal kirikliligi yasamamak icin kendinize verdiginiz degerden daha fazlasini bir baskasina vermeyin. Sizi uzerler, sikerler, yerle yeksan ederler.

Bana veren varsa haber etsin. Ona göre davranacağım. Karşılıksız kalmaz yani :)

İnsanın kendisini değersiz kılabileceği en önemli durumdur. Size kimseyi sevmeyin, önemsemeyin, değer vermeyin demiyorum ama kimseyi hayatınızın merkezine koyup hayatınızı ona göre şekillendirmeyin. Hayatta en önemli kişi sizsiniz, siz olmazsanız ya da asıl siz olmaktan çıkarsanız etrafınızda kimse olmaz. Bu yüzden hayatı dengede yaşamak ve karşınızdaki kim olursa olsun ona hak ettiği kadar değer vermek çok önemli. Unutmayın; fazladan verdiğiniz her değer size değersizlik olarak geri dönecek, sizi o kişilerin gözünde basitleştirecektir.